{ "title": "Dünya", "image": "https://www.dunya.gen.tr/images/dunya(1).jpg", "date": "20.01.2024 11:19:33", "author": "Murat AYDOĞAN", "article": [ { "article": "Dünya üzerinde geçmiş yıllardan günümüze kadar birçok araştırmalar yapılmıştır. Yapılan araştırmalara göre insan yaşamının sağlanması için gerekli olarak güneş sistemine en yakın gezegenlerden üçüncüsü Dünyadır. Birçok enerjisini ve üzerinde yaşayan canlıların birçoğunun enerjisini sağlayan güneş sistemi Dünyaya bir derece uzak ya da yakın olsaydı, canlı yaşamı imkânsız bir hal alırdı. Yaratılışı ile tam olarak canlıların yaşaması için uygun olan Dünya daha çözülmemiş birçok sır ile karşımızda durmaktadır. Dünyanın en büyük bilinen özelliği atmosferik bir yapısının olmasıdır. Günümüzde oldukça fazla sayıda farklı konularda Dünya için araştırmalar yapılmaktadır. Bu araştırmalara göre evren içerisinde üzerinde canlı bulunduran tek gezegen Dünyadır. Dünyada canlı yaşamının kolay bir şekilde sürdürülmesi için birçok şart sağlanmış ve bu şartlar tam olarak canlıların yaşamına uygun olacak şekilde yaratılmıştır. Bu nedenlerden dolayı Dünyanın özellikleri eşsizdir. Evrende Dünyaya benzer birçok gezegen bulunsa da bilinenlere göre Dünyaya benzer hiçbir gezegen bulunmamaktadır. Evren içerisinde özellikleri itibarı ile tek olan Dünya için yapılan araştırmalar ve çalışmalardan birçok sonuç elde edildiği için günümüzdeki araştırmacılar daha çok diğer gezegenlerdeki araştırmalara yoğunlaşmışlardır.

Dünyanın oluşumunda birçok katman bulunmaktadır. Farklı yapılardan oluşan Dünyanın her katmanının farklı farklı özellikleri bulunmaktadır. En kısa şekilde açıklamak gerekirse Dünya, şu katmanlardan oluşmaktadır.

1. Atmosfer: Dünyanın en önemli katmanlarından biri atmosferdir. Canlı yaşamının sağlanması amacı ile en büyük rollerden birini üstlenerek Dünyaya gelen güneş ışınlarının süzülerek zararlarından arındırılmasını sağlayarak, Güneş ışınlarının Dünyaya çok daha zararsız bir şekilde ulaşmasını sağlamaktadır. Bu durumun yanı sıra, atmosferin bir diğer önemli özelliği ise tabi ki Dünyaya hızla gelen gök taşlarının parçalanmasını sağlayarak Dünyaya çok büyük zararlar vermesini ve Dünyanın yol olmasını önlemektedir. Böylesine büyük faydaları ile Dünyanın daha yaşanılır bir yer olması sağlanmaktadır.

2. Stratosfer: Stratosfer, yine Dünyanın en önemli katmanlarından biridir. Atmosferin daha dışında bulunan bu tabakada sıcaklık son oldukça düşük olduğundan bulutlanma gibi durumlar gözlemlenmez. Bu katmanda daha çok yatay hava hareketleri gözlemlenir.

3. Mezosfer: bu katmanda ozon tabakası bulunur. Dünyada canlıların yaşaması iççin oldukça önemli olan ozon tabakası sayesinde Dünya üzerinde oksijen dengelenmiş olur. Günümüzde yapılan araştırmalara göre ozon tabakasının zarar görmesi neden ile büyük hava kirlilikleri yaşanmaktadır. Bu durumdan ozon tabakasının değerini anlayabiliriz.

4. İyonosfer: bu katmanda gazlar ultra vole ışınlar ile parçalanır ve ortaya 200 santigrat derece sıcaklık çıkar.

Dünya bu şekilde farklı katmanlardan oluşmuş ve şekil olarak tam yuvarlak değil de daha çok elips bir şekle sahip bir yer küredir. Eski tarihlere gidildiğinde birçok insan Düz olduğuna inanmışlar ve bu bilgiye karşı gelenlerin ortadan kaldırılmasını savunmuşlardır. Daha sonradan yapılan bilimsel araştırmalar ile bu gibi durumlar kanıtlanınca artık insanlarda Dünyanın yuvarlak olduğunu anlamışlardır. Eski zamanlardan günümüze kadar bilim adamlarının ve diğer araştırmacıların yapmış oldukları araştırmalar sonucunda kutuplardan daha şişkin olan Dünyanın hafiften elips bir şeklinin ortaya çıktığı anlaşılmıştır. Yeryüzü beş farklı katmandan oluşmaktadır. Bu katmanlar Dünyanın oluşumunda çok büyük rol oynamaktadır. İlk olarak İç çekirdek Dünyanın en iç kısmıdır. Diğer katmanlara göre boyut olarak daha küçüktür. Dünyanın merkezi niteliği taşıdığı iççin önemlidir. Diğer katman ise Ateş küredir. Depremler genellikle bu katmandan dolayı meydana gelir. Son olarak lavlı bir yapısı bulunur. Diğer katmanda hava küredir. Çoğu oksijenden oluşan ve Dünyanın en büyük katmanını oluşturan bu küre canlıların yaşadığı bölümdür. Taş küre ise Dünyanın zemininin yüzde yirmi beşlik kısmıdır. Yani yeryüzüdür, Son olarak su küreden bahsedecek olursak Dünyanın zemininin yüzde yetmiş beşini kaplar. Canlı yaşamı için olmazsa olmazdır.

Dünyanın yaşı yapılan araştırmalara rağmen net olarak bilinemese de aslın bazı teorilere bakıldığında yaklaşık olarak 4.55 milyar yıldır süregelmektedir. Böyle uzun sürelerden günümüze kadar gelen Dünya gerek doğal olarak gerekse canlıların müdahaleleri ile birçok farklılığa uğramıştır. Özellikle yer kürenin hareketleri nedeni ile yer değiştiren okyanuslar, denizler, kıtalar ve diğer alanlar ilk zamanlardan günümüze kadar birçok farklılık göstermiştir. Tabi ki bu durumlar hem dini olarak hem de bilimsel olarak yapılan araştırmalara bakılarak söylenmektedir. Zaten insanoğlunun bu iki kaynaktan başka güvenerek bilgi verecekleri başka bir kaynak bulunmamaktadır. Kimi zaman taşların incelenmesi, Kimi zaman fosillere bakılması, kimi zaman evrendeki gezegenlere bakılması sonucunda elde edilen bilgiler ile yapılan incelemeler ile bu gibi farklı sonuçlar elde edilebilmektedir.
" } ] }